Tunç, "Özellikle kadına karşı işlenen müessir fiil, taksirle yaralama, kasten öldürme suçlarında cezalar arttırılmıştı. Tabii sadece cezaların arttırılması yetmiyor. Önleyici tedbirler noktasında da koordinasyonun sağlanması gerekiyor" dedi
ÇOCUK VE KADIN HAKLARI
Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, çocukların adli süreçlerde korunmasının devletin en asli vazifesi olduğunu belirterek, "Yargı Reformu Strateji Belgesi'nde özellikle mağdur haklarıyla, çocuk ve kadın haklarıyla ilgili düzenlemeler olacak" dedi.
Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, Ankara Hakimevi’nde 3'üncüsü düzenlenen Mağdur Hakları Danışma Kurulu toplantısının açılışında yaptığı konuşmada, 2020 yılında yürürlüğe giren Suç Mağdurlarının Desteklenmesine Dair Cumhurbaşkanlığı Kararnamesi çerçevesinde mevzuat ve kurumsal yapının oluşması adına çalışmalar yürütüldüğünü ve uygulamaya yönelik faaliyetler gerçekleştirildiğini söyledi. Kadınlar, çocuklar ve kırılgan grupların adli süreçte ikincil örselenmeye maruz kalmadan adli destek sağlanması noktasında kararname gereğince kurumsal bir yapının oluşturulduğunu dile getiren Bakan Tunç, kararname çerçevesinde Adalet Bakanlığı bünyesinde Adli Destek ve Mağdur Hizmetleri Dairesi Başkanlığı kurulduğunu, şu ana kadar 167 adli çevrede bu müdürlüklerin mağdurlara hizmet verdiğini aktardı. Bakan Tunç, söz konusu müdürlüklerin suç mağdurlarını bilgilendirme ve destek olma adına faaliyette bulunduğunu aktardı.
162 adliyede şu ana kadar adli görüşme odasının faaliyete geçtiğini belirten Bakan Tunç, çocukların teslimi konusunda getirilen yasal düzenleme ile çocukların bir meta olarak tesliminin önüne geçildiğini ve 792 çocuk görüşme merkezinin faaliyette olduğunu, bununla birlikte 115 bin 279 işlem gerçekleştirildiğini aktardı.
"ÇOCUKLAR ÖZELLİKLE ÇEVRESİNDEKİ TEHLİKELERE KARŞI EN SAVUNMASIZ KESİM”
Çocukların korunmasının önemli olduğunu ve özellikle boşanma süreçlerinde çocukların mağdur olmasını istemediklerini ifade eden Bakan Tunç, "Çocuğun üstün yararı bizim için çok önemli. Onların üstün yararı için çocuk görüşme merkezlerindeki işleyişin daha verimli olması, hem de diğer adli süreçlerde onların korunması devletin en asli vazifesi. Çocukların korunması önemli. Çocuklar özellikle çevresindeki tehlikelere karşı en savunmasız kesim. Her türlü kötülüğe, istismara karşı çocukları korumak Anayasamızın da gereği" diye konuştu.
“MAĞDUR BİR ÇOCUĞUN BİR İLDEN BAŞKA BİR İLE GİTMESİNİ KESİNLİKLE İSTEMEYİZ”
Çocuk izleme merkezlerinin faaliyetlerinin çocukların mağduriyetlerinin engellenmesi adına önemli olduğunu kaydeden Tunç, bu merkezlerin 63 ilde kurulduğunu belirterek, "Diğer illerimizde de bu merkezleri kurmamız lazım. Çünkü mağdur bir çocuğun bir ilden başka bir ile gitmesini, o sıkıntıları çekmesini kesinlikle istemeyiz" dedi.
Suça sürüklenen çocuklar için de çalışmalar yapılacağını aktaran Tunç, "Çocuklarımızın ilerleyen yaşlarda aynı suçu tekrar işlememesi için gerekli önlemlerin alınması gerekiyor. Bu anlamda da özellikle Adli Destek ve Mağdur Hizmetleri Müdürlüğümüzün çocuklar bakımından çalışmalarını bu toplantıda değerlendirmekte fayda var" diye konuştu.
"CEZALARIN ARTTIRILMASI YETMİYOR"
Yargı Reformu Strateji Belgesi ve İnsan Hakları Eylem Planı'na ilişkin çalışmaları aktaran Bakan Tunç, şunları söyledi: "Geçmiş dönemde Meclis'in çalışma takvimi ve deprem gibi sebeplerle hayata geçiremediğimiz hedefler var. Bunları da içine alacak ve yeni ihtiyaçlara göre hazırlayacağımız Yargı Reformu Strateji Belgesi'nde özellikle mağdur haklarıyla, çocuk ve kadın haklarıyla ilgili düzenlemeler olacak. Kadına karşı şiddetin önlenmesi en önemli konulardan bir tanesi. Kadına şiddetin önlenmesiyle ilgili olarak tüm bakanlıklarımızın her birine ayrı ayrı düşen görevler var. Kadına yönelik şiddetin önlenmesi anlamında mevzuatımızda önemli düzenlemeler yapmıştık. Özellikle kadına karşı işlenen müessir fiil, taksirle yaralama, kasten öldürme suçlarında cezalar arttırılmıştı. Tabii sadece cezaların arttırılması yetmiyor. Önleyici tedbirler noktasında da koordinasyonun sağlanması gerekiyor. Yargı Reformu Strateji Belgeleri ve İnsan Hakları Eylem Planlarında da özellikle kadın ve çocuk haklarıyla ilgili yeni hedefler elbette ki olacaktır."