Arslan: ‘Çok üzüntü verici’

Arslan, “Hayatlarında bir sefer ellerine kamera, fotoğraf makinesi almamış, gazetecilikle uzaktan yakından ilgisi olmayan insanlar, bir kısım televizyonlarda, bir kısım gazetelerde ya genel yayın müdürü yapılıyor veya benzeri bir şekilde görevlendirme yapılıyor. Bu çok üzüntü verici bir şey” dedi

Hak İşçi Sendikaları Konfederasyonu (HAK-İŞ) Genel Başkanı Mahmut Arslan, Üyeleri ‘10 Ocak Çalışan Gazeteciler Günü’ dolayısıyla gazetecilere gül takdiminde bulundu.

HAK-İŞ Genel Başkanı Mahmut Arslan ve beraberindeki HAK-İŞ Yönetim Kurulu Üyeleri ‘10 Ocak Çalışan Gazeteciler Günü’ dolayısıyla HAK-İŞ’e bağlı Medya-İş Sendikasını ziyaret ederek, basın emekçilerinin gününü kutladı.

Arslan, burada yaptığı konuşmada, basın sektöründe 100 bine yakın çalışanın bulunduğunu belirtti ve bu çalışanların önemli bir bölümünün de gazete, televizyon ve diğer alanlarda örgütlü olduğunu ifade etti. Arslan, “Konfederasyonumuzun da sendikamızın da ortak hedefi gerçekten çok kıymetli, çok değerli olan gazetecilerin tamamının sendikal mücadeleye dahil edilmesi ve medya iş sendikasında örgütlenmesini hedeflemektir. Bunu yaparken de bir uzun, ince, zor bir süreç olduğunu biliyoruz. Sendikamızın kuruluşunda karşılaştığımızda, karşılaştığımız bir gazetecinin sendikalı olma isteğinin nasıl engellendiğini, sendikaya üye olmanın işten atılmayı göze almak demek olduğunu biz özellikle kamu dışındaki basın yayın kuruluşlarında buna şahidiyiz” açıklamasında bulundu.

“İşe yeni giren gazetecilerin 212 kapsamı dışında tutulması bizi üzüyor”

Arslan, sendikalaşmanın her sektörde olduğu gibi basın sektöründe de basın emekçileri için bir hak olduğunu söyleyerek, “Örgütlü olmak, toplu sözleşme kapsamına girmek, sendikalaşmak ve bir kısım güvencelerden yararlanmak bu en tabii arkadaşlarımızın da hakları. Bu haklarının alınabilmesi konusunda bugüne kadar ortaya koyduğumuz çabalarımızı daha da geliştirmemiz gerekiyor. Aslında hem ülkemizde hem de dünyada geçmişte elimizde olan bir kısım imkanlarımızın, bir kısım güvencelerimizin, 212 gibi güvencelerimizin maalesef içinin boşaltılmaya çalışıldığı, mümkün olduğu kadar 212 kapsamının dışında insanların gazetecilik yaptığı halde başka şekilde bir kısım yöntemlerle 212'nin içinin boşaltılmaya çalışıldığı bu konuda pek çok girişimlerin olduğunu biliyoruz. Yeni işe girenlerin ofis çalışanıymış gibi değerlendirilmesi bizi gerçekten çok yaralıyor, üzüyor” ifadelerini kullandı.

Gazetecilik mesleğine ilişkin herhangi bir eğitim almamış ve vasıfsız kişilerin bu meslekte yüksek mevkilere gelmesini de eleştiren Arslan, “Hayatlarında bir sefer ellerine kamera almamış, fotoğraf makinesi almamış, gazetecilikle uzaktan yakından ilgisi olmayan insanlar, bir kısım televizyonlarda, bir kısım gazetelerde ya genel yayın müdürü yapılıyor veya benzeri bir şekilde görevlendirme yapılıyor. Gazetecileri de sindirmek için onları kullanıyorlar. Bu yöntemler maalesef gazetecilik yapmak yerine kendi işletmesini, kendi patronajındaki bulunan işletmelerinin çıkarlarını korumak adına kurulmuş pek çok sözde basın kuruluşu maalesef o patronun kendi çıkarları için kullanıldığı birer araca dönüştürülüyor. Bu çok üzüntü verici bir şey” değerlendirmesinde bulundu.

Arslan, konuşmasının ardından basın mensuplarına gül hediye etti.