Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan Erzurum-Rize ulaşım süresini rekor düzeyde azaltacak, ulaşım kalitesini ise artıracak olan Ovit Tünelinin bu yıl tamamlanacağını açıkladı.
RTSO TÖRENİ
Rize Ticaret ve Sanayi Odası Ödül Töreni’nde konuşan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Türkiye, hedeflerine 81 vilayetinin tamamının gelişmesi, kalkınması, büyümesi, üretimde, istihdamda, ihracatta ileriye gitmesiyle ulaşacaktır. Ülkenin bir bölümü çok ileri giderken, diğer kısmı çok geride kalırsa orada bir dengesizlik ortaya çıkar. Ama Rize inşallah bunu aşıyor, aşacak” dedi.
Kültürpark’ta düzenlenen ödül töreninde bir konuşma yapan Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Rize’ye en son geçen Ağustos ayında Kıble Dağı’ndaki caminin açılışı vesilesiyle geldiğini anımsattı.
“MİSAFİRLERİMİZE RİZEMİZİN TÜM GÜZELLİKLERİNİ YAŞATACAĞIZ
Yüksek yargı organlarının başkanlarından oluşan bir heyetin kendilerine eşlik ettiğini ve “Rize’de bir çayı tahlil edelim” dediklerini ifade eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, “İnşallah bu ziyaretimiz bu yönüyle de anlamlı olacaktır. Sadece sofralarımızda bir çay içmek değil ama bunun nasıl elde edildiğini, nasıl toplandığını görmek de, o dünyaya, o dünyamıza ayrı bir zenginlik katacaktır. Misafirlerimize Rize’mizin yaylalarından çayına, yemeklerinden müziğine kadar tüm güzelliklerini yaşatacağımız bu ziyaretimizin şehrimizin tanıtımına da önemli katkı sağlayacağına inanıyorum. Görmek, duymak, gelip geçerken uğramak başka, tüm güzellikleri yerinde yaşamak bambaşka” dedi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, bugünden başlayarak misafirlerine Rize’nin güzelliklerini yerinde yaşatarak göstereceklerini belirterek, bu vesileyle kendilerinin de sılayı rahim yapacak, hemşehrileriyle, doya doya hasret gidereceklerini sözlerine ekledi.
Bugün Rize Ticaret ve Sanayi Odası’nın 2014 yılında en çok Kurumlar Vergisi ve Gelir Vergisi ödeyen, ihracat yapan, 40. yılını dolduran ve Türkiye genelinde 500 sanayi kuruluşu arasına giren kişi ve firmalara ödüllerini vereceklerini dile getiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, ödül almaya hak kazanan tüm iş adamlarına, firmalara ülkeye ve Rize’ye yaptıkları hizmetlerden, katkılardan dolayı tebriklerini iletti.
“BÜYÜMEDE DENGESİZLİKLER, BERABERİNDE SOSYAL HUZURSUZLUKLARI DA GETİRİYOR”
Türkiye’nin hedeflerine 81 vilayetinin tamamının gelişmesi, kalkınması, büyümesi, üretimde, istihdamda, ihracatta ileriye gitmesiyle ulaşacağının altını çizen Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Ülkenin bir bölümü çok ileri giderken diğer kısmı çok geride kalırsa orada bir dengesizlik ortaya çıkar. Ama Rize inşallah bunu aşıyor, aşacak. Böyle bir dengesizlik beraberinde sosyal huzursuzlukları da getiriyor. Bunun için 2003 yılından beri yaptığımız her yatırımda, hayata geçirdiğimiz her hizmette, attığımız her adımda ülkemizin tamamını kucaklamaya özel önem verdik. Hatırlarsanız eskiden ciddi bir hastalık durumunda bırakın mahallenizdeki aile doktorunu, ilçenizdeki sağlık ocağını, il merkezindeki hastaneyi, mecburen ya Ankara’ya, ya İstanbul’a gitmek zorunda kalırdınız. Bunları yaşadık mı? Yaşadık. Çünkü derdinize derman olacak imkânları ancak oralarda bulabilirdiniz de onun için. Tabii hastanede muayene için sıra alıp doktora ulaşacaksınız, tetkik yaptıracaksınız, ilaç eğer varsa ilacınızı alacaksınız. Çünkü doktor yazıyor, diyelim ki 5 tane ilaç, ama bu 5 ilacın 5’i yok, 2’si var veya 3’ü var. Diğeri ne olacak? Onu da git eczaneden al. Ama ben sigortalıyım, ama ben Emekli Sandığı mensubuyum, her ay ben kesintiler var, bunlar yapılıyor; ne yapalım, böyle dediler. Bugünleri yaşadık mı? Yaşadık. İçimizde bunları acımasızca yaşayan kardeşlerimin olduğunu görüyorum. Fakat hani eskilerin yine güzel bir ifadesi var ya, hafızayı beşer nisyan ile maluldür. Yani insanoğlunun hafızası maalesef unutmayla maluldür, unutuyor” diye konuştu.
SAĞLIK ALANINDA YAPILAN REFORMLAR
Cumhurbaşkanı Erdoğan, o günlerin çabuk unutulduğunu belirterek, konuşmasına şöyle devam etti: “Peki, Ankara’daki, İstanbul’daki hastanelere nasıl ulaşabiliyorduk? Şimdiki gibi ülkemizde 29’u son 13 yılda yapılan 55 havalimanı olmadığı, 18 bin kilometresi aynı dönemde yapılan 24 bin kilometrelik bölünmüş yol bulunmadığı, hızlı tren hatlarının adı bile bilinmediği için günler süren yolculukların çilesini çekiyorduk. Veyahut da biniyorduk Trabzon gemisine hak getire, onlarla beraber İstanbul’a yolculuk; bunları yaşadık.”
Bugün Rize’nin, yapılan yeni hastaneler, ek üniteler, araştırma merkezleri, aile sağlığı merkezleriyle sağlık alanında çok farklı bir yere ulaştığını belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, halen yapımı devam eden hastanelerin ve sağlık birimlerinin de Rize’yi bu alanda daha da ileriye götüreceğini kaydetti.
17 BİN ÜNİVERSİTE ÖĞRENCİSİ
Eğitim konusunda yaşadığımız sıkıntıları hatırlıyor musunuz?” diye soran Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Okula gitmek için dere-tepe saatlerce yol yüründüğü, üniversitenin adına ancak Trabzon’dan sonra rastlanabildiği günleri unutmadık değil mi? Bundan 30 yıl önce Rize’de 12 fakültesi, 6 yüksekokulu, 7 meslek yüksekokulu, 3 enstitüsü bulunan üniversite olacak, bu üniversitede 17 bine yakın öğrenci okuyacak denseydi, 30 yılı da bırakın şöyle 15-20 yıl önce denseydi acaba kim buna inanırdı? Ama hamdolsun 10 yıldır faaliyette olan üniversitemiz, bugün bölgesinin ve ülkemizin en seçkin eğitim-öğretim kurumlarından biri olma yolunda ilerliyor 17 bin öğrencisiyle. Okul öncesi, ilkokul, ortaokul, lise düzeyinde bin 674 yeni derslikle Rize’ye güçlü bir eğitim yapısı kazandırdık. İmam hatip lisemizin pansiyonu ve spor salonuyla birlikte inşaatı sürüyor, inşallah yakında onu da hizmete alacağız” ifadelerini kullandı.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Göreve geldiklerinde Karadeniz Sahil Yolu’nun yüzde 35’nin bittiğini, geriye kalan yüzde 65’lik bölümünün ise Başbakanlığı döneminde bittiğini anımsattı.
‘ARTVİN VE RİZE BİR BÖLGE HAVALİMANINA KAVUŞUYOR”
Ovit Tüneli’nin inşaatının bitmek üzere olduğunu lojistik tesislerin de süratle yapılacağını kaydeden Cumhurbaşkanı Erdoğan, konuşmasını şöyle sürdürdü: “Bu yıl havalimanının ihalesi de yapılıyor ve bu ihalenin yapılmasıyla birlikte Artvin-Rize bir bölge havalimanına kavuşuyor. Bu da, Ordu-Giresun biliyorsunuz deniz üzerinde, aynı şekilde burası da yine deniz üzerinde bir havalimanı olmak suretiyle dünyadaki noktasal olarak farklı müstesna havalimanlarından bir tanesi olacak. Havalimanın inşasıyla ilgili teknik hazırlıklar bitmek üzere. Adımı kararlı bir şekilde atacağız ve ihaleden sonra da süratle yapımı devam edecek.”
ÇAY ÜRETİCİLERİNE NAKİT VE HİBE DESTEĞİ
Türkiye’de çay deyince akla Rize’nin geldiğine dikkati çeken Cumhurbaşkanı Erdoğan, çayı ek değil asli kazanç hali getirerek hem kalitenin yükseltilmesi, hem de üretimin artırılmasını sağladıklarını anımsattı. Sadece geçen yıl ÇAYKUR aracılığıyla çay üreticilerine ödenen bedelin 1.1 milyar lira olduğunu sözlerine ekleyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, ayrıca, 2004 yılında destekleme kapsamına aldıkları çay üretimi için çiftçilere bugüne kadar 1.6 milyar lira nakit ve hibe desteği verildiğini söyledi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, çay üretiminde ve ticaretinde çok önemli bir yeri olan ÇAYKUR’u yeni yatırımlarla modernize ettiklerini ve büyüttüklerini vurgulayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Kimi fabrikaların yerleri değiştiriliyor, kimi fabrikaların kapasiteleri artırılıyor, böylece Rize’nin çay üretimi konusundaki iddiasını her geçen yıl daha da güçlendiriyoruz. Aynı şekilde kivi olayını sevgili hemşirelerim hafife almayalım. Çok bereketli bir ürün ve gerçekten bunun endüstrisini kurmak suretiyle de kivide Rize çok ciddi bir konuma ulaşabilir. Şu anda bu konuda adım atan hemşirelerimi biliyorum. Ama bunu geliştirirsek inanıyorum ki çayın yanında bir alternatif ürün olarak böyle bir kivi meyvesiyle Rize yeni bir adımı atmış olabilir. Aynı şekilde fındık konusu, tarımsal üretim içinde çiftçilerimize de gereken desteği veriyoruz, vermeye devam edeceğiz. Dere ıslahı, içme suyu tesisleri, doğalgaz, yüzde 80’i tamamlanan Organize Sanayi Bölgesi, Lojistik Üs Merkezi gibi çalışmalarla Rize’yi her alanda yeni ve önemli bir yere taşıyoruz, taşıyacağız” dedi.
“TURİZM, RİZE İÇİN EN AZ ÇAY KADAR ÖNEMLİ BİR SEKTÖR”
Turizmin, Rize için en az çay kadar büyük kazanç sağlama potansiyeli olan bir sektör olduğuna işaret eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, konuşmasına şöyle devam etti: “Rize aslında önemli bir destinasyon. Ama Rize’nin kadri kıymetini Rizeli bilmedi ki başkası bilsin, değil mi? Bakınız Başbakan olduğum günden beri hep söylerim, Allah aşkına Rize’de ev mi yapıyorsun? Yani ev yapıyorsun şu yerel mimariyle, özgün mimariyle bu evi yap ya. Rastgele böyle çıkıyor da çıkıyor, dikey mimariyle öyle mimari bir proje filan falan da yok ha, kendi aklı ne elveriyorsa onu yapıyor. Ne sıvası var, ne bir şeyi var, bakıyorsun ki bir yerden bir yere almış. Ondan sonra televizyonlarda bir de resmi filan çıkarsa o zaman bayılıyor zaten, güya övüldüğünü zannediyor. Böyle bir şey olmaz, bizim özgün mimarimizin inanın kendisi burada çok ciddi bir çekim alanı oluşturacaktır. Nasıl Safranbolu evlerine gidiyorlarsa, nasıl Beypazarı evlerine gidiyorlarsa, inanın Rize’ye sadece bunun için gelecek olanlar var. Çok böyle devlet başkanları bazen kendilerine video çekimlerini gösterdiğimde nerede bunlar diyorlar. İşte bu diyorum Türkiye’de. Ciddi mi diyorsunuz? Ya burası cennet diyorlar. Ama bu cennetten niçin biz o insanları mahrum ediyoruz? Öyleyse, eğer kendimize ev yapıyorsak kalkıp da 4-5 kat evi böyle çok da sondaj itibariyle durumu uygun olmayan yere yapmanın bir anlamı yok. Ne zemin etüdü yaparlar, ne bir şey. Gelir oraya kondurur, ondan sonra da bir sel felaketi olduğu zaman devlete başlar küfretmeye. Ya devletin suçu ne? Suç senin, sen geldin buraya bunu bu şekilde yaptın. Ondan sonra temelini vesairesini de hiç doğru dürüst atmadın, kondurdun buraya. Devleti suçlamanın bir anlamı yok. Gel şunu bizim özgün mimarimize uygun yap, iş bitsin. Ama ne diyor? Benim diyor var 6-7 tane uşağım, onların hepsine birer tane buraya daire olması lazım. Bu olmadan olmaz, şimdi hedef bu. Ona da bir başka yere yaparsın; yok, illa o binanın içine olacak. Bunları bizim aşmamız lazım.”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Rize’nin esnafı, sanatkârı, sanayicisi, tüccarı olarak bu işi en iyi anlatacak olan sizlersiniz. Bunu sizler anlatmazsanız, Rize’de yaşamayan kardeşlerimin Rize’de yaşayana ulaşması daha zor olacaktır. İnanıyorum ki bu adımı hep beraber atacağız. Neyse şimdi oteller yapılmaya başlandı, malum Rizespor A.Ş.’nin de bir otel projesi vardı. Bilmiyorum, Metin Bey ne zaman başlıyoruz inşallah? Bize projeleri gösterdiniz ama mimari projeleri. İnşallah şu anda bitmiş bir tane var, bir tane ihalesi yapılmak üzere olan var. Şimdi bir de Rizespor A.Ş.’nin de bu projesi hayata geçerse, Rize inşallah otelcilik noktasındaki bu sıkıntısını büyük ölçüde aşmış olacak” şeklinde konuştu.
“TURİZMDE HAK ETTİĞİMİZ YERE ULAŞACAĞIMIZA İNANIYORUM”
Rize’nin yaylalarının da bulunduğunu dile getiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, Ayder yaylasına çıkıldığı zaman orada yapılan binalara “evet” demenin uygun olup olmadığını sordu.
‘Kökünden onların hepsini kazıyıp atacaksın bir tarafa” diye konuşan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Biz kentsel dönüşüm-değişim projeleri yapıyoruz ya, bunlardan bir tanesini bizim Ayder’e yapmamız lazım, bir tanesini Uzungöl’e yapmamız lazım, ondan sonra da diğerlerine bunu yaymamız lazım. Yapacağız, başka bunun çaresi yok. Niye? Biz ülkemizi seviyoruz. O evlerde oturanları da seviyoruz aslında, ama onlar kendilerini sevmiyorlar. Ve biz aynı zamanda çevreciyiz, çevrecilik budur. İstediğini istediğin gibi kondur, planı olmasın, projesi olmasın; yok böyle şey. Yapacaksın, orada hem tarih olacak, hem çevre olacak, hem oranın yerel özgün mimarisi olacak ve ondan sonra seyret bak buralara nasıl turistler geliyor, nasıl buralar kaynaşıyor, bunu göreceğiz. Ve ben bunların da yapılacağına, inşallah turizmde hak ettiğimiz yere ulaşacağımıza, çok ciddi bir gelir kaynağı bu noktadan elde edeceğimize inanıyorum. Bunda çok geç kaldık, inşallah bunu aşacağız” diye konuştu.
YEŞİL YOL PROJESİ
Yeşil Yol projesini başlattıklarını da anımsatan Cumhurbaşkanı Erdoğan, konuşmasına şöyle devam etti: “Birileri çıktı, kimisi yok bilmem Greenpeace, yok bilmem birisi şu-bu falan filan. Bunların dikili ağcı yok bu ülkede, dikili ağcı yok. Nerede hayırlı bir iş yapıyorsun karşında bunları bulursun. Ya nerede ne yaptınız bir söyleyin bakalım, bir sorun; yok. Biz bu ülkede işte Orman Bakanım da burada, fidan ve ağaç olmak üzere bakın milyonları konuşmuyorum, milyarları bulan dikim yaptık Türkiye’nin dört bir yanında. Bunları onlara rağmen yaptık, yapmaya da devam edeceğiz. Cumhuriyet tarihinde Türkiye’de bu dönemde yapılan barajlar, göletler hiçbir dönemde olmadı. Niye bunları yapıyoruz? Çünkü biliyoruz ki yeşil medeniyettir, su medeniyettir, biliyoruz ki yol medeniyettir. Yolu olmayanın, suyu olmayanın, yeşili olmayanın medeniyeti konuşması söz konusu değildir, işte bunu başaracağız.”
“İŞ BİLENİN, KILIÇ KUŞANANIN”
Yavuz Sultan Selim Köprüsü’nün son kaynaklarını yaptıklarını 26 Ağustos’ta köprünün açılışını yapacaklarını sözlerine ekleyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Oralara geldiler gösteriler yaptılar, istemezük, biz de isterük dedik ve iş bitti. Şimdi Kınalı’dan köprüye, köprüden Akyazı’ya olan bölgelerin de ihalesi yapıldı. Dolayısıyla Kınalı’dan çıktığınız zaman ta Akyazı’ya kadar non stop, arabanıza gaza basacaksın bugüne kadar görmediğin zaman içerisinde oralara yol emniyetine haiz ulaşacaksın. Şimdi bu iş bilenin, kılıç kuşananın, böyle oldu bunlar, onlara rağmen oldu bunlar. Ve o yollarda aracınızla gittiğiniz zaman sağa bak yeşil, sola bak yeşil, bir taraftan deniz, bu güzellikleri gördüğünüz zaman; ya ben hangi ülkede yaşıyorum. 20 yıl önce, 30 yıl önce böyle bir Türkiye var mıydı? Yok. Şimdi hamdolsun modern bir Türkiye var. Boğazın altından Marmaray’ı yaptık; hayal, olmaz, yapamazlar, bunları demediler mi arkadaşlar? Burada İstanbul’da yaşayan çok insan var. Bak, yaklaşık 3 yıl oldu. 3 yılda Marmaray’dan geçen yolcu sayısı ne biliyor musunuz? 130 milyon” dedi.