Diyanet İşleri Başkanı Prof. Dr. Mehmet Görmez, İHH İnsani Yardım Vakfı tarafından İstanbul’da düzenlenen, ‘Yetim Çocukların Problemleri Çözüm ve Stratejiler Çalıştayı’na telekonferans yöntemiyle katıldı.
İslam dünyasında yetimler için çalışan kurumlar arasındaki işbirliğinin arttırılması amacıyla İstanbul’da başlayan 1. Uluslararası Yetim Çalıştayı’nda konuşan Diyanet İşleri Başkanı Görmez, Suriyeli mülteci küçük bir kızın annesine yazdığı vasiyet mektubunu okuyarak, “Ölüm meleğini davet eden bu kız çocuğunun bu feryadını, son yıllarda ülkelerinin stratejik hesaplarını yapan bütün devlet ricaline, Birleşmiş Milletlere, “Birleşememiş Milletlere” ve onların topyekûn uluslararası bütün kuruluşlarına, İslam İşbirliği Teşkilatının üye olan bütün devletlerine ithaf ediyorum” dedi.
Telekonferans yöntemiyle 43 ülkenin temsilcilerine seslenen Başkan Görmez, Suriyeli küçük kızın ailesine yazdığı vasiyet mektubunu okuyarak, dünya liderlerine seslendi. Suriyeli kızın, ‘Bu benim vasiyetimdir. Sana vasiyet ediyorum ey anne. Beni unutma! Benim gülüşlerimi peş peşe güldüğüm günleri sakın unutma! Ey kız kardeşim! Sen de beni unutma. Arkadaşlarıma deki o açlıktan öldü. Ey kardeşim! Sen de sakın bana üzülme. Biz açız dediğimiz zamanları hatırla. Ey ölüm meleği! Gel de canımı al. Ta ki cennette yemek yiyebileyim. Ben açım. Ey ailem üzülmeyin. Cennette de sizin adınıza gücüm yettiğince yemek yiyeceğim’ ifadelerine yer verdiği mektubunu okumasının ardından dünya liderlerine seslenen Başkan Görmez, şunları söyledi;
“ÖLÜM MELEĞİNİ DAVET EDEN BU KIZ ÇOCUĞUNUN FERYADINI, BİRLEŞMİŞ MİLLETLERE VE ‘BİRLEŞEMEMİŞ MİLLETLERE’ İTHAF EDİYORUM…”
Ölüm meleğini davet eden bu kız çocuğunun bu mesajını son yıllarda ülkelerinin stratejik hesaplarını yapan bütün devlet ricaline ithaf ediyorum. Bu yetim çocuğunun feryadını Birleşmiş Milletlere, “Birleşememiş Milletlere” ve onların topyekûn uluslararası bütün kuruluşlarına ithaf ediyorum. İslam İşbirliği Teşkilatının üyesi olan bütün devletlere ithaf ediyorum.
“BÜTÜN İNSANLIK OLARAK, İLİM VE EDEP YETİMİ OLDUK…”
İslam ve İslam Coğrafyası tarihin en zor süreçlerinden geçiyor. Bugün her yerde feryatlar yükseliyor. Bugün ümmetin bütün ocaklarına ateş düştü. Dünyanın bütün yetimlerine sahip çıkacak olan ümmetin kendisi yetim kaldı. Hz. Ali’nin ifadesiyle ‘Asıl yetim, babasını kaybeden değil, asıl yetim, ilmi ve edebi kaybeden’ cehalet ve tefrika bizi kuşattı. İlim ve edep yetimi olduk insanlık olarak. Cehalet bizi kuşattı ilim yetimi olduk. Tefrika bizi kuşattı, şefkat yetimi olduk. Merhamet yetimi olduk. Ahlak yetimi olduk. İşte böyle zor bir zamanda, belki de ümmetin bütün günahlarına kefaret olabilecek bir çalışma yapıyorsunuz. O da insanlığın bütün yetimlerine sahip çıkma, yetimlerin başını okşamak, yetimlere kefil olmak, yetimleri himaye etmek, sokağa bırakılan bütün çocuklara sahip çıkmak… Bu aynı zamanda sadece İslam Ümmetinin değil, aslında bütün insanlığın günahlarına kefaret olabilecek önemli bir vazifedir. Bundan dolayı ben bütün coğrafyamızda ve bütün dünyada yetimlere yardımcı olan, yetimleri himaye eden bütün kardeşlerimize teşekkür ediyorum.
“İNSANLIĞIN VİCDANINI KAYBETTİĞİ, MERHAMETİN AZALDIĞI, KALPLERİN TAŞLAŞTIĞI BİR DÖNEMDE, KALPLERİ YUMUŞATMANIN YOLU, YETİMLERE BAKMAK OLARAK GEÇER…”
İnsanlığın vicdanını kaybettiği, merhametin azaldığı, kalplerin katılaştığı ve taşlaştığı bir dönemden geçiyoruz. İşte kalpleri yumuşatmanın, kalplere şefkat yerleştirmenin yollarından birisi Peygamberimiz tarafından yetimlere bakmak olarak geçer. Bugün insanlığın kalplerinin katılığının ortadan kalkması da yetimlere rahmet etmekten, merhamet etmekten, yetim başı okşamaktan geçer.
“DEVLET YETİMHANE KURAR, FAKAT YETİMLERİN BAŞINI OKŞAYAMAZ…”
Son 30 yılda İslam Coğrafyasında 11 milyon Müslüman katledildi. 150 milyon çocuk yetim kaldı. Yılda 3 milyon çocuk yetim kalıyor. Her yetim Müslümandır. Her çocuk, her doğan İslam fıtratı üzerine doğar. Bütün bu yetimlere bugünkü seküler dünyanın sosyal devlet fikriyle sahip çıkmak imkansızdır. Devlet yetimhane kurar, fakat yetimlerin başını okşayamaz. Marifet sadece yetimhaneler açıp yetimleri oraya doldurmak değildir. Marifet, yetim çocuklarımızı kardeşlerimiz olarak bağrımıza basmaktır.
“DÜNYANIN YETİM HAKLARI BİLDİRGESİNE İHTİYACI VAR…”
Bugün yeryüzünü kuşatan yetim feryatlarıyla karşı karşıyayız. Rahmanın arşı titrediği zaman merhamet, rahmet tecelli etmez. Bunun farkında olmalıyız. Sadece yetim meselesi değil, bütün çocukların istismarını önlemek lazım. Çocuk işçiler, çocuk gelinler, çocukların maruz kaldığı bütün kötülüklerden çocuklarımızı korumak için çalışmalar yapmalıyız. Çok ciddi bir yetim hakları bildirgesine ihtiyaç var. Dünyanın her tarafında çocuk ticareti yeryüzünde işlenen en büyük cinayetler olarak tarihe geçmekte ve rahmanın arşını titretmeye devam etmektedir.
İHH İnsani Yardım Vakfı tarafından düzenlenen ve 43 ülkeden 110 temsilcinin katıldığı ‘1. Uluslararası Yetim Çalıştayı’nda, yetim çocukların problemleri, çözüm ve stratejileri, akademisyenler, sivil ve resmi kuruluş temsilcileri tarafından istişare edilmesi hedefleniyor.