ERZURUM (İHA) - Memur Sen İl Temsilcisi Abdullah Duman, “Fransa Meclisi, düşünceyi suç sayan bir yasayı kabul ederek ikiyüzlülüğünü deşifre etmiştir” dedi.
“Önce sözde bir soykırım icat eden; sonra da sözde soykırımı inkarı hapisle cezalandırma gayretindeki Fransa'nın tavrı, bize suçunu bastırmak için başkalarına iftara atan yaramaz çocukları hatırlatmaktadır” diyen memur sen İl temsilcisi Duman, “Düşünceyi bile suç sayma anlayışı, kabul edilebilir bir olay değildir.” diye konuştu.
DUMAN’IN AÇIKLAMASI
Yüz yıl önce yaşanan ve tarihçilerin karar vereceği bir konuda soykırım yalanı uyduran Fransa'nın, gerçek bir soykırım görmek için, o kadar geriye gitmesine gerek olmadığını, 1830'dan 1962'ye kadar 132 yıl işgal ettiği Cezayir'de sadece 1954-1962 yılları arasında tespit edilebilen en az 1,5 milyon Cezayirliyi katlettiğini anlatan Duman, “Fransa'nın kanlı tarihi sadece bununla sınırlı değildir. Benin, Burkine Faso, Cibuti, Çad, Gabon, Gine, Kamerun, Komor Adaları, Moritanya, Nijer, Senegal ve Tunus yıllarca Fransa'nın sömürgesi olmuş, bu coğrafyada kan ve gözyaşı eksik olmamıştır. Halbuki o kadar uzağa gitmeye bile gerek yoktur. 1994 yılında Ruanda'da yaşanan ve yaklaşık 100 gün içinde 800 bin kişinin öldüğü Ruanda'daki katliamlar için zamanın Cumhurbaşkanı Mitterrand'ın, " O ülkelerde bir soykırım yaşanması o kadar da önemli bir şey değil" açıklamaları hafızalarımızdan silinmiş değildir. İnkar etse bile geçmişin kanlı gerçekleri, Fransa'yı takip etmeye devam edecektir. Alman korkusuna karşılık Osmanlı'dan yardım isteyen Fransuva'nın torunu Sarkozy, geçmişi bu kadar kısa sürede unutup, kaybettiği itibarını kazanmak için bir avuç Ermeni'nin oyuna ihtiyaç duyarak Ermenistan'ın emir erliğine soyunmuştur. Kaybolan itibarını, başka ülkelerin ilişkilerini kullanarak yeniden kazanma çabasındaki Sarkozy'nin bu tavrı, acınası halinin itirafıdır” şeklinde konuştu.
AMBORGOYA DESTEK
İş dünyasının, ulusal menfaatlerin kişisel menfaatlerin üstünde olduğu bilinciyle hareket edecek olmasının kendilerini memnun ettiğin idile getiren Duman daha sonra şunları kaydetti; “Irkçı ve ayrımcı politika içindeki Fransa'nın bu tavrını şiddetle kınıyor ve protesto ediyoruz. Devlet olarak uygulanacak ambargo ve uygulamaları desteklediğimizi belirtiyoruz. Fransız mallarına karşı ulusal boykot kampanyaları gerçekleştirilmeli ve kararlılıkla sürdürülmelidir. Fransa Senatosu'nu göreve çağırıyor ve Fransa Meclisi'nde kabul edilen söz konusu yasayı, bir daha gündeme alınmamak üzere reddetmesini istiyoruz. Tarih gibi ciddi konular, yaranma ve yalakalaşma modundaki siyasetçilerin oyuncağı olmamalıdır. Memur-Sen olarak, Türkiye ile Ermenistan arasındaki sorunun tarihçilere bırakılmasını, Fransa'nın kendi işine bakmasını, yapacak işi kalmamışsa da geçmişiyle yüzleşmesini öneriyoruz.”