Çevre ve Şehircilik Bakanı İdris Güllüce, AK Parti kadın milletvekili adayları ile birlikte "Nene Hatun Torunları Buluşuyor" programına katıldı. Anadolu’da yaşanan dramları hatırlatan Güllüce, "Esas soykırımdan bahsedilecekse bir Balkan soykırımı ve bir Kafkas soykırımından bahsetmek lazım” dedi.
Çevre ve Şehircilik Bakanı İdris Güllüce’nin eşi Fatma Güllüce’nin ev sahipliğinde By Otel’de gerçekleşen "Nene Hatun Torunları Buluşuyor" programına Bakan Güllüce’nin yanı sıra AK Parti 1. Bölge Milletvekili adayları Fatma Varank, Şeyma Döğücü, Esma Ersin, Alev Dedegil, Ayşe Kartal, AK Parti İstanbul Kadın Kolları Başkanı İffet Polat ve çok sayıda kadın katıldı.
Programda selamlama konuşması yapan Bakan Güllüce’nin eşi Fatma Güllüce, “Tarihe yön veren, uygarlıklar kuran, büyük buluşlar ve keşifler yapan, kişileri insanlık alemine hediye edenler kadınlardır. Nene Hatun’un torunları olarak diyorum ki eğer biz o ruhta, o misyonda olursak ancak o zaman medeniyetimizin kültürümüzün devletimizin yücelmesinde en asli unsur oluruz” dedi.
Programda konuşan Bakan Güllüce, 1877-78 savaşının Osmanlı’nın tarihinde tahribata yol açtığını hatırlatarak, “Milyonlarca Balkanlı göçe zorlanmıştır. Bulgaristan’da, Arnavutluk’ta, Makedonya’da büyük katliamlar olmuştur. Müslüman Balkanlılar orada büyük bir soykırıma uğramıştır. En az 600-700 bin kişi yollarda donmuş ve ölmüştür, öldürülmüştür” şeklinde konuştu.
Anadolu’da tarihte yaşanan sıkıntıları ve kadınların çektiği çileyi dile getiren Güllüce, şunları söyledi: “Esas soykırımdan bahsedilecekse bir Balkan soykırımı ve bir Kafkas soykırımından bahsetmek lazım. Yalancı emperyalist güçlü ülkeler, maalesef milletimize bunu mal etmektedir. Esas böyle bir şeyden bahsedilecekse, bir Çerkez soykırımından bahsetmek, bir Ahıska soykırımından bahsetmek, bir Kırım soykırımından bahsetmek, bir Bulgaristan’da yapılan, Arnavutları Türkiye’ye doğru gelirken Yunan ve Makedonların yaptıkları soykırımdan bahsetmek lazım. Bunlar milyonları aşan rakamlardır.”
Sarıkamış şehitlerini anma programından dönerken yaşadığı bir anısını anlatan Güllüce, bir kadını gördüğünü ve üzerinin yırtık olması üzerine ağlamaya başladığından bahsetti.
Güllüce, yolda Sarıkamışlı Kadın diye bir şiir yazdığını belirterek sözlerini şöyle sürdürdü: "Bu Sarıkamışlı kadın sadece Sarıkamış’ta yok. Türkiye’nin her yerinde var. Türkiye’nin her yerinde o yoksullukta o çileyi çeken, gittikçe azalan ama hâla yok değil, Sarıkamış dışında her yerde var. İşte siyaseti niçin yapıyorsunuz diye soran olursa, ben Sarıkamışlı kadınlar için siyaset yapıyorum”
Türkiye güçlendiğinde sürekli budanmaya çalışıldığını vurgulayan Güllüce, sözlerini şöyle tamamladı: “Adamlar korkuda haklı. Sarkozy hatıralarında diyor ki, 'efendim ne arıyor Tayyip Erdoğan Cezayir’de. O gitsin 1915’in hesabını versin' İki sayfa sonra da 'işte bana soruyorlar, Cezayir’de bir buçuk milyon insanın öldürülmesini, kardeşim ne soruyorsun tarihe kalmış bir mesele' diyor. Şimdi 1960 tarihe kalıyor ama 1915’in Türkler hesabını versin. Arkadaşlar Tayyip Erdoğan değil onun derdi. Onun derdi esas Türkiye.”