‘Türkiye kimseden izin almaz’

Başbakan Davutoğlu önemli açıklamalarda bulundu. Başbakan Ahmet Davutoğlu, Cerattepe ile ilgili "Bugün, yarın daha sonraki yıllarda hiçbir şekilde Artvin'de açık galeri sistemi olmayacak, çevreye zarar verecek böyle bir uygulama gerçekleşmeyecek, taşıma işlerini teleferikle gerçekleştirecek" dedi.

GÜNDEM DEĞERLENDİRMESİ

Davutoğlu, Konya Ticaret Borsası'nda düzenlenen Borsa İstanbul-Borsa Konya İşbirliği İmza ve Gong Töreni ardından, gazetecilerin gündeme ilişkin sorularını yanıtladı.

CERATEPE

Bir gazetecinin Artvin Cerattepe'yle ilgili bir sorusu üzerine Davutoğlu, bazen ülke gündemini işgal eden hususların iletişimsizlikten kaynaklanan sorunlardan ortaya çıktığını belirterek, konuya ilişkin dün gerçekleştirdikleri toplantının çok önemli olduğunu söyledi.

EMANET VURGUSU

Davutoğlu, her zaman iki hususu vurguladıklarını, bunlardan birincisinin ülkenin doğası, toprağı, havası ve suyunun emanet olduğunu, hiç kimsenin şahsi mülki olmadığını, tek başına da hükmedemeyeceğini vurguladı. Bütün çevreye duyarlı sivil toplum kesimlerine seslenen Davutoğlu, "Onlar çevreye ne kadar duyarlıysa fazlasıyla karar alıcı yetkililer olarak bizler de duyarlıyız" ifadesini kullandı.

DOĞAL KAYNAKLARIN ÖNEMİ

İkinci önemli hususun da Türkiye'nin, doğal kaynaklarını en iyi şekilde değerlendirmek durumunda olduğunun altını çizen Davutoğlu, şöyle devam etti:"Yerin altındaki kaynakları göz ardı ederek yerin üstünü koruyamayız. Yerin üstünü feda ederek, yer altındaki kaynakları değerlendirme yoluna gidemeyiz. Dolayısıyla dün, bir heyeti kabul ettim, iki saati aşan çok verimli bir toplantı gerçekleştirdik. Daha sonra da Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanımız, Çevre ve Şehircilik Bakanımız, Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanımız kaldılar. Kendilerine de ifade ettim, buradaki en önemli husus şeffaflıktır. Şeffaf olursak, düşüncelerimizi birbirimize aktarırsak çözemeyeceğimiz mesele yok. Koruyacağımız toprak da bizim toprağımız, yer altında ulaşacağımız zenginlikler de hepimizin zenginliği."

YENİ BİR ADIM ATILMAYACAK

Başbakan Davutoğlu, bu çerçevede hukuki süreçler tamamlanana kadar yeni bir adım atılmayacağını bildirdi. Atılan adımların ise bir hukuki sürecin sonucunda ortaya çıktığını kaydeden Davutoğlu, "Bir itiraz dosyası olduğu için bu süreçler tamamlanıncaya kadar bu anlamda yeni bir adım atılmayacak" dedi.

Kesinlikle açık bir galerinin olmayacağı bilgisini veren Davutoğlu, şöyle konuştu:"Bu konuda firma yetkilileriyle de görüştüm. Bugün, yarın daha sonraki yıllarda hiçbir şekilde Artvin'de açık galeri sistemi olmayacak, çevreye zarar verecek böyle bir uygulama gerçekleşmeyecek. Taşıma işlerini teleferikle gerçekleştirecek. En minimum sayıda 50 bin gibi rakamlar zikrediliyor, kesinlikle doğru değil. Hem firma yetkilileri hem de Orman ve Su İşleri Bakanlığımızın yetkilileriyle ayrı ayrı görüştüm. Bana zikredilen rakam 3 bin 500 ağaç. Kesilen ağaçların yerine de mutlaka 10 misli ağaç dikilecek. Ekosistemi etkileyen hususlar varsa da bununla ilgili tedbirler de alınacak. İşletme orada olmayacak, galerinin giriş kapısı dışında orada bir işlem yapılmayacak. Dün bu konularda önemli bir mutabakata ulaşıldığını zannediyorum."

Başbakan Davutoğlu, Artvinlilerin memnun olduğunu düşündüğünü belirterek, kimsenin bu konuyu artık istismar etmemesi, özellikle Güneydoğu'daki barış, huzur ve demokrasi operasyonuyla Artvin'deki gelişmeler arasında irtibat kurup, ülkede gerilim ortamının oluşmasına da niyet etmemesi çağrısında bulundu.

GERİLİM ORTAMI ÇIKARMAYA ÇALIŞANLARIN SAMİMİYETLE İLİŞKİSİ OLMAZ

Türkiye'nin herhangi bir köşesinde kamu düzeninin bozulmasına asla izin vermeyeceklerini vurgulayan Davutoğlu, "Konya'da durum neyse Artvin'de odur. Kimse hukuktan kaynaklanmayan, demokratik hukuk devleti kurallarına uymayan bir güç kullanamaz, kimse bunun dışında kendi başına otorite ihdas edemez. Orada güvenlik güçlerimizin bulunması, Türkiye'nin herhangi bir yerinde bulunması gibidir. Artvin'de güvenlik güçlerimizin olması, 'oradaki halkın bazı taleplerini dile getirmesine karşı' gibiymiş de yansıtılmaması lazım" diye konuştu.

ARTVİNLİLERE SESLENDİ

Davutoğlu, Artvinlilere, "Bu aşamadan sonra bu konuyu istismar eden kim olursa olsun, bu artık istismar çizgisi haline gelir. Buna karşı da önce Artvinli vatandaşlarımızın tepki göstereceğine inanıyorum. Onları dinleyen ve anlayan bir Hükümet, Başbakan, Bakanlar Kurulu varken bu zemini aşarak bir gerilim ortamı çıkarmaya çalışanların samimiyetle ilişkisi olmaz" şeklinde seslendi.

Toplantıların devam edeceğini bildiren Davutoğlu, soruların yetkililerce cevaplandırılacağını, kendisinin de Artvin'e gideceğini dile getirdi.

DOKUNULMAZLIKLAR

HDP'li milletvekillerinin dokunulmazlığının kaldırılmasına ilişkin tartışmaların sorulması üzerine Başbakan Davutoğlu, dokunulmazlıkların siyaset üzerinde herhangi bir baskı, bir vesayet oluşmaması için konmuş ilkesel bir prensip olduğunu belirtti.

Bir milletvekilinin TBMM'de konuşurken üzerinde bir baskı hissetmemesi gerektiğine işaret eden Davutoğlu, milletvekili görüşünü beyan ederken, kimsenin onu baskı altına almamasını istedi.

Dokunulmazlığın ana sebebinin bu olduğunu vurgulayan Başbakan Davutoğlu, şöyle konuştu: "Ortada bir suç varsa ve konu özgürce fikrini ifade etmenin ötesine geçecek şekilde terör örgütleriyle iş birliği, terörü teşvike kadar giden bir suça yönelmişse kimse dokunulmazlık zırhının arkasına saklanarak bu suçu örtbas edemez. Meclis'te bir milletvekilimizin, hangi partiden olursa olsun, kanaatini ifade etmesine kim engel olursa onun karşısında biz dururuz. Hangi kanaati sergilerse sergilesin. Meclis milletimiz adına her türlü fikrin gündeme getirilebileceği bir yerdir. Dokunulmazlık da budur.

Ama Meclis dışında kim teröristle iş birliği içindeyse ve 28 canımızı almış, bedenlerini dahi yakınları tarafından görülemeyecek hale getirmiş olan hain, alçak, barbar bir teröristin taziyesi gibi utanç verici bir vesileye gidip katılırsa, onun dokunulmazlıkla izah edilir bir yönü yoktur. Dokunulmazlık zırhına sığınarak kimse suç işleyemez, kimse canlarımızı alan teröristlerin meşru gösterilmesine vesile olacak eylemlerde bulunamaz."

TÜRKİYE DEMOKRATİK HUKUK DEVLETİ

Türkiye'nin demokratik hukuk devleti olduğunu ve konunun hukuki sürecinin takip edileceğini vurgulayan Davutoğlu, bu tür konuların Meclis'e intikal ettirilmesiyle de tek tek ele alınarak değerlendirileceğini bildirdi.

Kimsenin dokunulmazlık zırhı arkasında suç işlemeye ve suçluları teşvik etmeye dönük bir eylem içerisinde bulunamayacağını belirten Başbakan Davutoğlu, "Dünyanın hiçbir yerinde, hiçbir demokratik ülkesinde herhangi bir terör eylemini böyle gerçekleştirmiş bir caninin taziyesi olmaz. O taziyeye gidip de oranın parlamenterleri katılmaz. Bunun tek bir örneği yoktur. Kimse bunu meşru gösteremez, kimse bunu meşru kılamaz. Zaten öncelikle halkımızın vicdanında, en çok da Doğu'da ve Güneydoğu'da bu terör örgütünün baskısı altında olan Kürt vatandaşlarımızın vicdanında bu tür eylemler gereken cezayı bulur, sonra da hukuk nezdinde ve tabi parlamento nezdinde gereken adımlar atılır" diye konuştu.

SURİYE'DEKİ ATEŞKES KARARI

Suriye'deki ateşkesi desteklediklerini açıklayan Başbakan Davutoğlu, "Suriye'de kardeşlerimizin canlarına kasteden bu ortamın durması ve belli bir huzurun, sükunun sağlanması için gerçekleşecek her türlü ateşkesi destekleriz" dedi.

Davutoğlu, ancak bu ateşkes kararının yeni bazı saldırılara mesnet teşkil etmemesi gerektiğini kaydetti.

Kararla ilgili dökümanları incelediğini ve kaygılarını Birleşmiş Milletler Genel Sekreter Yardımcısı Jan Eliasson'a da ilettiğini aktaran Davutoğlu, şunları söyledi:"Dökümanın püf noktaları, kritik noktaları ile ilgili olarak kendilerini uyardım. Bunlardan biri şudur, dökümanda, sağlanan ateşkesle rejim, Rusya, İran, Hizbullah gibi taraflara muhalefetten gelecek herhangi bir saldırı durdurulmuş oluyor. Bu, Özgür Suriye Ordusu'nun ılımlı muhalefeti üzerine bir sorumluluk. Ama onların muhalefete yönelik saldırıları konusunda ise DEAŞ ve Rusya dışında dönüyor. Bu da doğru. DEAŞ ve Rusya bunun dışında kalmalı ama zaten Rusya son 5 aydır sürdürdüğü bombardımanı ılımlı muhalefete karşı yapıyor, 'Nusra'ya karşı yapıyorum' diyor. Yani Halep ve civarını, Azez'i bombalıyor, Bayırbucak'ı bombalıyor, Bayırbucak'ta tek bir DEAŞ yok, tek bir Nusra yok, herkes bilir ki orası Türkmen bölgesidir. Ama burayı bombalıyor. 'Sivil halkın okullarını, hastanelerini niye bombalıyorsun' denildiğinde de 'Ben orada Nusra'yı bombalıyorum' diyor. Yani DEAŞ, Nusra bahane, esas itibarıyla sivillere saldırılıyor. Eğer bu uygulama devam ederse, Rusya sorumsuzca böyle bir argümanla hava harekatına devam ederse ateşkesin bir anlamı kalmaz."

ATEŞKES

Ocak ayında yapılması gereken ateşkesin 2-3 hafta ertelendiğini, bu arada Rusya ve rejim destekli YPG ile bölgedeki terörist milisler tarafından Öncüpınar ile Halep arasındaki koridorun kapatıldığını anımsatan Davutoğlu, şu değerlendirmelerde bulundu:"Şimdi bu koridor açılacak mı? Yani anlaşma diyor ki 'ateşkesle insani yardım koridorları açık olacak.' Biz Türkiye'den kardeş Halep'e, ızdırap içindeki Halep'e yardım göndermek istediğimizde bu koridor açılacak mı? Bu önemli bir husustur. Dolayısıyla ateşkesi her ne suretle olursa olsun 'bir ateşkese ulaştık' diye tabiri caizse kutsamak ve mesele çözülmüş gibi görmek doğru değil. Bu ateşkesin nasıl uygulanacağı tarafımızca yakından izlenecek. Ama her halükarda biz ateşkesi destekleriz."

Başbakan Davutoğlu, YPG'nin bir Türkiye-Suriye meselesi olmadığını, ateşkesin, o arada çatışan tarafları ilgilendirdiğini vurgulayan Davutoğlu, şu görüşlerini paylaştı: "Türkiye'nin güvenliği söz konusu olduğunda hiç kimseden izin almaz, hiç kimseye sormaz, gereğini yaparız çünkü o andan itibaren mesele Suriye meselesi olmaktan çıkar, Türkiye meselesi haline gelir. Dolayısıyla, YPG, PKK unsurları da buradan açık bir şekilde ifade ediyorum, sakın 'burada ateşkes oldu, nasılsa Türkiye bize bir şey yapmaz' diyerek Türkiye'deki terörü destekleyen tutumlarına devam etmesinler. Ateşkes, Suriye için geçerli bir ateşkestir. Türkiye'nin alacağı güvenlik tedbirleri konusunda ise karar verecek yer sadece Ankara'dır. Herkes ayağını denk alsın, kimse bunun üzerinden, hem YPG hem de arkasındaki ülkeler, 'nasılsa ateşkes var, Türkiye'yi rahatsız etmeye devam edebiliriz, sınırdan Türkiye'ye silah sokabiliriz, biz de Nusaybin gibi sınıra mücavir yerlerde problemler çıkarabiliriz' gibi bir anlayışa kalkan olursa da bu konuda tutumumuz açık ve nettir. DEAŞ'a karşı zaten oradan gelecek tehditle ilgili bir sınır yok Türkiye'ye. Yani ateşkes böyle bir sınırlama getirmiyor. Türkiye DEAŞ'a karşı da her türlü tedbiri alır, YPG'ye de tedbiri alır. Haddini bilmez birtakım saldırılar Türkiye'ye yöneltilirse rejime karşı da gerekli tedbiri alır."

KONYA TEMASLARI

Başbakan Davutoğlu, dün Konya'da Orman ve Su İşleri Bakanlığının 1 milyar 171 milyon lira değerindeki 42 tesisinin açılış ve temel atma törenine katıldıklarını, ardından Konya iş dünyası ile Konya Ekonomi Ödülleri Töreni'nde bir araya geldiklerini anımsattı.

Bugün sabah ise sadece Konya ve İstanbul için değil, ülke için son derece önemli bir adımı gerçekleştirdiklerini ifade eden Davutoğlu, Borsa İstanbul ve Borsa Konya arasında, özellikle tarımsal ticaretin uluslararası piyasalara ulaşabilmesi için tarihi bir adım attıklarını belirtti.

BORSA İSTANBUL

Atılan bu adımın Borsa İstanbul'un herhangi bir Anadolu borsası ile yaptığı ilk iş birliği olduğunu, devamının da geleceğini ifade eden Başbakan Davutoğlu, şunları anlattı:"Bu, Türkiye Cumhuriyeti'nin yerel, ulusal ve uluslararası ekonomik ağlarının birleştirilmesi noktasında tarihi bir adım. Böylece tarımsal ticaretimizin uluslararası finans piyasaları ve finans merkezleriyle bağlantısı mümkün olacak. Burada önemli iki kararı da açıkladık. Ürün ihtisas borsasının oluşması ve lisanslı depoculuk işlemlerinin özel sektöre devri ile Toprak Mahsulleri Ofisinin sadece Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı gibi regülatör rolünü alması. Dikkat ederseniz ülkemizde negatif gündem anlamında bu gündeme mahkum etmek isteyenlere inat terörle mücadeleyi bir taraftan kararlılıkla sürdürürken, diğer taraftan da reformlarımıza devam ediyoruz. Meclis'imiz, dün gece 2,5 saat kadar çalıştı. Yoğun bir tempo ile reform gündemini devam ettiriyoruz. Diğer taraftan sektörel bazda da önemli tarihi hamleler yapıyoruz. Haftayı turizm sektörüne yapacağımız destekleri açıklayarak açmıştık. Haftanın ortasında bu sefer tarım sektörünü ilgilendiren son derece önemli adımlar gerçekleştiriyoruz. Emeği geçenlere teşekkür ediyorum."

Konya'da şehit ailelerini de ziyaret etme fırsatını bulduğunu belirten Davutoğlu, şehitlere Allah'tan rahmet, şehitlerin anne, baba, eş ve çocuklarına sabır diledi.

Başbakan Ahmet Davutoğlu, ziyaret ettiği şehit ailelerindeki vakar ve bağlılığın, her türlü tehdit karşısında omuz omuza verdikleri mücadelenin güzel nişanesi olacağını ve zihinlerinde kalacağını bildirdi.