Erzurumlulara has güzel benzetmeler var…
Bunlardan birisi de “sayılı gün çabuk geçer” aforizmasıdır…
Öyle değil mi?
İşte içinde bulunduğumuz mübarek ay…
Çarçabuk geçip gitti…
Bayram’a birkaç gün kaldı…
Tatlı telaş günleri başladı…
Her bayram öncesi olduğu gibi şehrin havası değişti adeta…
En somurtkanımızın dahi yüzünde bir sürur bir neşe görüntüsü hakim…
Derler ya…
“Bu günlerde yüzün nurlanmış” diye…
Bu hal, bütün bir Erzurum ve Erzurumluya yansımış…
Ne kadar şükretsek azdır bu hale…
Elhamdülillah!
***
Ramazan ayının Erzurum’daki en sevimsiz yanı “asabi” yaklaşımlar…
Şükür bu sene fazla olmadı…
Ne ki…
Bütünüyle de yok değildi…
İşte duyarlı bir okurumuzun gönderdiği mesaj…
Yavuz Kırmızıgöz aynen şöyle diyor:
“…. Ramazan ayında hele ki şu son günlerde Erzurum'da şahit olduğum bazı olaylar beni çok üzüyor ve Ramazan ayının o manevi ikliminin kaybolmasına neden oluyor. Dün akşam saat 18.00 civarında Gez Mahallesinde trafikte seyreden iki aracın (biri taksi diğeri hususi) şoförlerinin kapışmalarına şahit oldum. Taksici arkadaş diğer araç niye korna çaldı diye yol ortasında aracını terk ediyor eline sopa alarak kendisinden en az 30 yaş büyük diğer aracın şoförüne vurmaya kalkıyor. Ve bahanesi de hazır… 'Zaten oruç sıkmış' diyor. İşin ters tarafı (kendisini tanıyorum) hususi aracın şoförü kalp hastası... Allah'tan esnaf falan araya giriyor da olay büyümeden kapanıyor. Bu olaylardan sadece bir tanesi. Taksi, minibüs, şirket araçları, vb. bu Ramazan'da yanlarından geçmeye korkar olduk doğrusu...”
Evet Yavuz Bey haklı…
Bunu kaç defa yazdık, dile getirdik…
Ne ki…
İnsanın olduğu yerde arıza da oluyor…
Umudumuz önümüzdeki yıllarda bu nevi olayların daha azalması…
Zamanla da büsbütün ortadan kalkması…
Yeni nesil sanki daha munis…
Eskilerin anlatmasına bakılırsa Erzurumlu ifadesiyle millet adeta “kan kokarmış…” :)
***
Birkaç yıldır el altından tartışma mevzuu yapılan sevimsiz bir durumu da not edelim…
“Erzurum’da niye açık lokanta yok?” serzenişleri…
Bu defa da çok sık duyar olduk…
Üstelik bunu yapanların hemen tamamı orucunda namazında insanlar…
Hepsi bir gerekçe sunuyor…
Hasta, misafir filan…
Oysa onlarda biliyorlar ki, bu gerekçeler hikaye kabilinden…
Zira…
Öteden beri bu şehrin oto terminalinde lokantalar açık ve hizmet veriyorlar…
Son yıllarda bir de AVM çıktı ki…
Şehrin göbeğinde bulunuyor…
O halde dert ne?
Garip bir hal!
Ülke sathına yayılmış “Erzurum’da Ramazan’ın lezzeti başka” tespitine su katmak!
Sebep?
Bize göre salt siyasal bir bakış açısı…
Çoğunun şuur altında bu yaklaşım var…
Öyle ki…
Siyaseten rakip gördükleri alt olacaksa “din diyanet ortadan kalksın” denilse…
“Kalksın” diyecekleri kadar…
Bunu makul görmek bir yana…
Yuhh demek dahi yumuşak bir karşılık olur!