Ana Sayfa Guncel Asayiş Siyaset Ekonomi Eğitim Kültür-Sanat Sağlık-Yaşam Spor Araştırma İnceleme Bölgeden Türkiye Teknoloji Seçime Doğru
ATAUNİV Koç Üniversitesi iş birliği
ATAUNİV Koç Üniversitesi iş birliği
110. Yılında 110 Bin Genç Çanakkale’yle buluşacak
110. Yılında 110 Bin Genç Çanakkale’yle buluşacak
Erbaş: 'Yalnızlık tehlike arz etmeye başlamış'
Erbaş: 'Yalnızlık tehlike arz etmeye başlamış'
Yayman: Böyle bir yayıncılık politikası kabul edilemez
Yayman: Böyle bir yayıncılık politikası kabul edilemez
Destici'den DEM'e sert tepki
Destici'den DEM'e sert tepki

Mahmut Akdağ

Bu asık suratlılardan kurtulmadıktan sonra…
13 Mayıs 2013 Pazartesi

Her fırsatta markalaşmanın önemine vurgu yapıyor ve Erzurum’un uluslararası ölçekte olmasa da, ülke çapında ciddi önemi haiz markalar çıkarması gerektiğini söylüyoruz…
Nasıl olur bu?
Elbette, çalışarak ve markanın ehemmiyetinin farkında olarak…
Yine yeri geldiğinde ifade ediyoruz ya…
Erzurum ve marka kavramları kullanıldığında ilk akla gelenler ne oluyor…
Hemen bir çırpıda “Oltu Taşı” diyoruz…
Sonra…
“Kadayıf Dolması”…
Daha…
Son yıllarda “Cağ Kebap”
Başka…

***
Kış Turizmini bu açıdan çok önemsedik…
Bu sahada Erzurum adı ulus ötesi anlam taşıyacak dedik…
Arzu edilen noktadan çok uzağız…
Sanki bir el arkadan arkaya bu hülyamızı sabote ediyor…
Komplo tarzı yaklaşımlara gerek yok!
Her taşın altından iç, dış düşman filan çıkarmaya da…
Biz yapıyoruz bütün bunları…
Bindiğimiz dalı kesiyoruz habire…
Dün Erzurum’un önemli ilçelerinden birisine giden bir ağabeyim anlattı…
Bu ilçemizde çaylarıyla meşhur bir kahvehane bulunuyor…
Misafiri olan bir şekilde buraya uğratmadan, buranın çayını tattırmadan göndermez…
Güzel nitelemesinden dolayı…
Bu ağabeyimiz de bir kaç arkadaşıyla gitmiş…
Anlatımına bakılırsa tam sükutu hayal yaşamış…
“Çayla aram pek yoktur, öyle çok kalitesinden filan anlamam; önüme konanı içerim… Dolayısıyla çayının kalitesini test etmedim; ancak, hizmet bakımından rahatlıkla söyleyebilirim ki, rezalet bir durum var…
Nezaket kavramı çalışanların semtine uğramamış…
Çay ocağı diye kullanılan yer ise pislikten geçilmiyor…
Düşünün ki, duvarlardaki mikrop sarkıtları eskilerin telis dedikleri çuval parçalarıyla örtülmüş… Tavanlar dersen bakanın midesi ağzına gelir… Hele bir de kerameti kendin menkul bir sehpası var ki… İnsan kıymıyor ki baksın(!) Oda ölçüsünde sehpa… Çayı getiren, müşterinin nerede oturduğuna bakmıyor, kolayına geldiği noktaya bardağı bırakıp çıkıyor…  İşine gelirse der gibi… Birkaç kişi gitmişiz ya… Servisi içimizden birisi mecburen üstleniyor…”

***
Sevimsizlik adına o kadar çok şey anlattı ki…
Bu ölçüyle yetinelim…
Ve ardından yaptığı yorumu dinleyelim…
“Erzurum’un marka heyecanı hizmetler sektörünün ayağa kalkmasıyla istenilen noktaya ulaşabilir; ancak bu anlayış şehrin her tarafına öyle sirayet etmiş ki, bunu terk etmedikten sonra bunu yakalamak mümkün değil…”
Önceliği Erzurum olan duyarlı bir büyüğümüzün aktarımları bunlar…
Yerden göğe kadar haklı; bize göre…
Erzurum’da ciddi olmanın, adam yerine konulacağını sanmanın biricik göstergesi “abus çehre” taşımaktır sanılır…
Bakın etrafınıza; ama bu gözle…
Karşılaştığınız her on kişiden sekizi böyledir!
Tebessümden uzak yığınla moso…
Caddede böyle; işyerlerinde de…
Hal bu olunca, sattığı çay’a, sunduğu yemeğe vs siniyor negatiflik…
Ardından gelen ise koca bir bereketsizlik…
Sonrası ise bütün bir İl’e yansıyan kudümsüzlük…
Acizane tespitimiz o ki…
Bunu aşmada ne marka konuşalım, ne gelişme kalkınma…
Öncelikli işimiz bu olsun…
Parolamız ise…
“Tebessüm deyip geçmeyin; en esaslı sadakadır” olsun!
Ne dersiniz?

Önceki sayfa   Sayfa başına git  
YORUMLAR
Toplam 2 yorum var, 2 adet görüntüleniyor. Onay bekleyen yorum yok.

Küfür, hakaret içeren; dil, din, ırk ayrımı yapan; yasalara aykırı ifade ve beyanda bulunan ve tamamı büyük harflerle yazılan yorumlar yayınlanmayacaktır.
Neleri kabul ediyorum: IP adresimin kaydedileceğini, adli makamlarca istenmesi durumunda ip adresimin yetkililerle paylaşılacağını, yazılan yorumların sorumluluğunun tarafıma ait olduğunu, yazımın, yetkililerce, fikrim sorulmaksızın yayından kaldırılabileceğini bu siteye girdiğim andan itibaren kabul etmiş sayılırım.
 
13 Mayıs 2013 Pazartesi  14:06

Çok babacan olan esnaflar da var ama. Hiçbirşey siyah-beyaz değildir. Herşeyin gri olduğunu kabullenirseniz hayattan zevk alırsınız, yoksa ömür mutluluğu beklemekle geçer. Bi bakmışız ölüm gelmiş.

Yorumu oyla      7      5  
sameh koç 13 Mayıs 2013 Pazartesi  13:02

Bu bir ilçede değil erzurumun en merkezindeki bir yerde bile var. Hatta marketlere gidin kasiyerler bile aynı şekilde davranıyorlar. üstelik bunun bayanı erkeğide yoktur. hepsi aynı

Yorumu oyla      7      5  
FACEBOOK YORUM
Yorumlarınızı Facebook hesabınız üzerinden yapın hemen onaylansın...
YAZARLAR
Ahmet Göksan
Ahmet Göksan
İnancın Başarısı
Ali Kemal Koçak
Ali Kemal Koçak
Bir yumrukta çürüyen vicdan
Ö. Faruk Kayaalp
Ö. Faruk Kayaalp
Asansör Takım Olmanın Alemi Var mı? Ve Erzurumspor Gerçeği
Baki Gezmiş
Baki Gezmiş
Dadaş Tahsin Bayramoğlu’nun ardından
İslamhan Bulutlar
İslamhan Bulutlar
Türk Milleti: Medeniyetin Evrensel Mimarları
Can Umut Avcıgil
Can Umut Avcıgil
Erzurum’un Dirilişi yahut 107 Yılın Çığlığı
ÇOK OKUNANLAR
ÇOK YORUMLANANLAR
ARŞİV
ANKET
Erzurumspor’un Yeni Sezon Önceliği:

a. Ligde kalmak
b. Playoffa kalmak
c. İlk iki için mücadele


Sonuçları göster Anket arşivi
Ana Sayfa Guncel Asayiş Siyaset Ekonomi Eğitim Kültür-Sanat Sağlık-Yaşam Spor Araştırma İnceleme Bölgeden
KünyeKünye FacebookFacebook TwitterTwitter Günün HaberleriGünün Haberleri