Bu üç ismi bir arada görüp de Yavuz Bülent Bakiler’in
“Sen Erzurum'lusun, dadaşsın belli!
Duruşun çekilmiş bir hançer kadar güzel;
Sen bar başlayanda, davul vuranda Zurnalar çalanda gel! ..” şiirini aklına getirmeyen olur mu?
Bu defa bir değişiklik yapıp üç Çelebi Dadaş’ı bir arada yazalım istedik...
Doğrusu bu olurdu zira...
Üç akran, üç arkadaş..
Üç dadaş...
Üç’ü de barbaşı...
Üç’ü de çelebi....
Çok genç jenerasyon dışındaki, bütün Erzurumlular, Dadaş dendiğinde tereddütsüz Sedat Gezmiş, Nuri Güraksın ve Sedat Ayrıçay isimlerini hatırlarlar...
Ömürlerini Erzurum gerçeğine, Dadaş tarifine hasretmiş, harcetmiş isimdir bunlar...
Enformasyon kanallarının bu denli açık olmadığı, TV ve Radyo’da tekelciliğin hakim olduğu dönemlerde Erzurum adını dünya’ya duyuran sayısı çok az bir kaç isimdendir bu Çelebi Dadaşlar...
İşlerini iyi yapan ve marifete iltifat ile karşılık veren bu isimleri yakından tanıma imkanı bulduk...
Üçü de yüksek ahlak sahibi; üçü de hayatlarını örnek alınsın diye yaşamaya önem veren tiptirler...
Yaşamları gıybet ve iftiraya, riya ve gösterişe kapalıdır bunların...
Ortak özellikleri kanaatkar olmaları, azla yetinmeyi bilmeleridir.
Kulaktan dolma bilgilere itibar etmezler. Söyledikleri her sözü süzgeçten geçirirler.
Mütevazidirler. "İnsan, gayesi nispetinde büyüktür." sözüne hak verircesine, Erzurum’u gaye edinmişler; hayatlarının her anını Erzurum’u yaşamakla geçirmişlerdir...
Düşmanları olduğunu sanmıyorum...
Ancak dostlarının seçkinliğini biliyorum...
Sedat Gezmiş’le sonradan akraba olduk...
Çelebi Dadaş tipini onunla çok yakından tanıdım...
Bir Beyefendidir Sedat Ağabey...
Erzurum Barları onunla bir başka ifade edilir.
İlerlemiş yaşına rağmen kültürümüzün bu parçası ayakta kalsın diye çırpınıp durmaktadır...
Halk Oyunları Derneğinin içine kapanık halini dert etmesi ve her fırsatta bu yönde bazı tembihatlarda bulunması, tespitimizi teyit etmekte...
Nuri Güraksın uzun yıllar siyasetin içinde olduğundan, teşriki mesaimiz çok daha fazla ve fasılasız oldu...
Erzurum Folklrüne çok ciddi katkılarda bulundu...
Kültür Bakanlığı bünyesinde danışman olarak bu hizmetlerini sundu.
Son iki yıldır geçirdiği bir rahatsızlıktan dolayı inzivayı tercih eden Nuri Ağabeyin Erzurum ve Dadaşlık üzerine yazılmış eserleri de mevcut.
Sadi Ayrıçay ağabey ise aynı zamanda mahalle büyüğümüzdür.
Erzurum adının geçtiği yere hemen dikkat kesilen bir büyük...
Erzurum’a ilişkin bütün değerlendirmeleri en ince ayrıntısına kadar takip eder, varsa noksanı derhal arayıp tamamlayıcı bilgilendirmelerde bulunur...
Bu üç Çelebi dadaşın hayatlarında ölçü ve disiplin hakimdir.
Müsrif değildirler; başkaları için fedakarlık yapmayı yeğlerler.
Başta da söylediğimiz gibi sıradan görünmelerine rağmen, çevrelerinde "örnek insan" olarak tarif edilirler.
Parayla ilişkileri "yetebilecek kadar" ölçüsündedir.
Muhannete muhtaç olmamak ilkeleridir.
Yalansız, dolansız insanlardır. Bir vesileyle “Çelebi bulunduğu, girdiği toplumda pozitif enerji yayar; insanlar onlarla aynı mekanı paylaşırken rahatlık hissederler” demiştik...
Bu hali aynel yakin bu üç seçkin çelebi dadaşta da müşahade etmişimdir...
"Adem" şablonuna oturmuş "adam gibi adamdırlar".
Huzur bulmak isteyen yakın dursun....
Bu yüksek edep ve terbiye adamlarına sağlıklı ömür diliyoruz....
Başımızdan eksik olmasınlar....